Merhaba sevgili okurlar. Bu hafta sizlerle paylaşacağımız konu, karşılıksız çek keşide (yazma) etme suçu hakkında olacak. Şimdi bölgemizde tarımsal ticaretin yoğun olması nedeniyle neredeyse hemen hemen herkesin maruz kaldığı bu suç tipi hakkında mevzuatımızı inceleyelim.
Çekin hamil (son elinde bulunduran, hak sahibi) tarafından kanuni süreler içinde bankaya ibraz edilmesi halinde çeki düzenleyen kişinin hesabında çekin karşılığı bulunuyor ise, banka tarafından hamile ödeme yapılır. Ancak çeki düzenleyen kişinin hesabında çekin karşılığına yetecek para bulunmuyor ise, banka tarafından çekin ön veya arka yüzüne çekin karşılıksız olduğuna ilişkin, KARŞILIKSIZDIR kaşesi vurulur ve karşılıksız kalan miktar çekin üzerine yazılır. Çekin karşılıksız olduğunun tespit edildiği durumlarda hamil karşılıksız çek ile ilgili yasal yollara başvurabilir. Bu prösedürleri yaşamayan nerede ise bölgemizde ve yahut ülkemizde nerede ise çok az ticaret ehli olsun yada olmasın insan vardır. Bu durumların artması nedeniyle ve artık sahte yada karşılığı olmayan çeklerin dolandırıcılar tarafından kullanmasının artması socunu bir çok üreticinin yada ticaretle uğraşan kişilerin magduriyetleri oluşmuştur. Bu sebeplerle de yasama organı ilgili çek kanununda 2016 yılında değişikliğe gitmek zorunda kalmıştır.
09.08.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanunun 63. maddesi ile 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5. maddesi değiştirilmiştir. Buna göre Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikayeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunmaktadır. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarından az olmayacaktır demektedir. Yani burada özetle şunu demek istiyor. Bir çek sahibi çekin üzerini usülüne uygun olarak doldurup imzalayarak hak sahibine verir, verdiği tarihte de ilgilisi bankaya gidip çek bedelini almak için çeki verdiği takdirde eğer çekin karşılığı olmaması nedeniyle banka tarafından çekin arkasına karşılıksızdır ibaresi vurulursa, bu çeki yazan kişi hakkında binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur denmektedir.
Karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu şikayete tabi olup; şikayet hakkı, kişiye sıkı sıkıya bağlı ve devredilemez bir hak olması sebebiyle yalnızca çeki bankaya ibraz eden yetkili hamile tanınmıştır. Hamil, çeki usulüne uygun olarak en son devralan ve elinde bulunduran kimsedir. Son değişiklikler ışığında, karşılıksız düzenlenen bir çekten dolayı zarar görse dahi ciranta, aval ve muhatap şikayet kanun yoluna başvurma hakkına sahip değildir. Nitekim, karşılıksız çek ile ilgili olarak şikayet kanun yoluna başvurma hakkının sadece çeki bankaya ibraz eden yetkili hamile tanınmış olduğu hususunu tekrar ve önemle vurgulamak isterim.
Karşılıksız çek keşide etme suçunda şikayet ve görevli mahkeme ;
Karşılıksız çek keşide etme suçunda görevli mahkeme, icra ceza mahkemeleridir. Bu suç, şikayete tabi bir suç olup, İcra ve İflas Kanunu m.347’de yer alan düzenleme gereğince şikayet süresi fiilin öğrenildiği tarihten itibaren 3 ay ve her halükarda fiilin işlendiği tarihten itibaren 1 yıldır. Bu süreler hak düşürücü süre olup, mahkeme tarafından kendiliğinden dikkate alınmaktadır.
Karşılıksız çek keşide etme suçunda fail ve sorumlu kişi
Karşılıksız çek keşide etme suçunda fail, 5941 sayılı kanun madde 5 ‘te de belirtildiği üzere çek hakkında karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet veren yani çeki yazan çek hesabı sahibi gerçek kişidir. Çek hesabı sahibi tüzel kişi yani şirket ise sorumlu kişi, bu tüzel kişinin mali işlerini yürütmekle görevlendirilen yönetim organının üyesi, böyle bir belirleme yapılmamışsa yönetim organını oluşturan gerçek kişi veya kişilerdir.
Karşılıksız çek keşide etme suçunda hükmedilecek ceza ve yaptırımlar
Her bir çek için ön ödeme, uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler uygulanmaksızın 1500 güne kadar adli para cezasına karar verilecek olup, adli para cezalarının ödenmemesi durumunda ise, kamuya yararlı bir işte çalıştırma kararı verilmeksizin doğrudan hapis cezasına çevrilecektir.
Lakin son yıllarda dünya ve ülke ekonomisinde yaşanan dalgalanmalar sonucu birçok ticari işletme Finansal Yeniden Yapılandırma, Konkordato gibi müesseselere başvurmak suretiyle ayakta kalmaya çalışmıştır. Ticari faaliyetlerinin sona ermesi veya düşüşe geçmesi nedeniyle bankalar nezdinde nakit kaynağı bulunmayan şirketler ve yetkilileri tarafından düzenlenmiş bazı çekler de bu süreçte bankalar tarafından “karşılıksız” işlemi görmüşlerdir. Karşılıksız kalan çekler sebebi ile şirketlerin çek düzenleme yetkisini haiz yetkilileri hakkında “karşılıksız çek keşide etmek suçundan” öncelikle adli para cezasına hükmedilmiş söz konusu adli para cezalarının ödenememesi sebebi ile de çoğu yetkili hapis cezaları ile karşı karşıya kalmıştır. Bu sebeplerle ülke ve dünyada ekonomisinde yaşanan dalgalanmalar neticesinde gelişen ekonomik zorluklar neticesinde bu suçu işleyenler af beklentisine girmiş, küresel salgın olan Covid-19 ile yine dünya ve ülkemizde gelişen pandemi dönemi ile de ilgili Kanun’da değişiklik yapılmasına karar verilmiştir. Bu değişikliği de içeren “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (“Torba Kanun”), Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda 25.03.2020 tarihinde kabul edilmiş ve 26.03.2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.
İlgili değişiklik uzunca bir süredir borçlular tarafından beklenmekteydi ancak beklentinin ne derece karşılanabildiği uygulama sürecinde görülecektir. Bundan böyle ödemelerin “alacaklılara” yapılacak olması onlar nezdinde biraz nefes aldıracaksa da hükümlü borçluların, COVID-19 salgınının hukuki ve ticari etkilerinin yoğun olarak hissedildiği bu süreçte tahliye tarihinden itibaren en geç üç ay içerisinde çek bedelinin ödenmeyen kısmının %10’unu ödemeyebilmeleri çok gerçekci değildir. Salgın sebebi ile hızlıca getirilen değişiklik beraberinde birçok uygulama problemini barındırmaktadır
Av. HİLMİ TIRAŞ